PARTİLERE SANDIK KURULDU DA BİZ Mİ GÖRMEDİK?
Parti ve CHP belediye meclislerini kırmadan, küçük dokunuşlar ile değerlendirdik.
Kimin ki iyi, kimin ki kötü olduğunu halk karar verecek.
Benim bildiğim, gördüğüm kadarı ile belediye meclisi uzun zamandır iki parti den oluşuyor.
Ak Parti ve CHP meclis üyeleri kamuoyunda oluşan görüş, yeterli muhalefet edilemediği, muhalefetle olmak demek.
Her şeye muhalefet etmek değil elbet.
Güzel, olumlu, yarayışlı icraatlara olumlu oy kullanılması gerekiyor.
Muhalefetteyiz diye, her şeye red oyu kullanılmaması gerekiyor.
Halkın genelinde, olumsuz karşılanmış,
Örneğin su ücreti, katılım payları gibi konularda, etkili muhalefet yapılmasını vatandaş bekliyor.
Bu durumda belediye meclisine ikiden fazla partinin, meclis üyeleri ile temsil edilmesi, demokrasi ve Çaycuma için olumlu sonuçlar, doğuracağına eminim.
Saltukova ve Perşembe de güçlü adayları çıkaran, il genel de iddalı olan MHP Çaycuma belediye meclisi üyelerini açıkladı.
Listeye baktığımız da meclise renk geleceğini görmemek mümkün değil!
Çaycuma siyasetinde etkili Şafak Topçu, Barış Aşan dikkat çekiyor.
İsa Dombaycı, Hanifi Gökmen isimleri var.
Belediye meclisinin, çok partili farklı düşüncelere açık olmaya ihtiyacı var.
*****
Bizimde makale konusu yaptığımız taahhütname kamuoyunu epey meşgul etti.
Herkes şaşırmaması gerektiği olayı şaşırmış gibi mi yaptı.
Bende ona şaşırdım.
Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler de lidere bağlı siyaset vardır.
Belediye meclis üyelerini kim seçiyor?
Partilere sandık kuruldu da biz mi görmedik?
Üyeler, delgeler meclisi mi seçti?
Belediye başkan adayı kendine göre çalışacağı arkadaşlarını seçerek yol haritasını oluşturuyor.
Bunların hangi şartlarda çalışacağını da bu durumda kendi belirler.
Şaşmamız gereken asıl konu belediye meclis üyelerinin seçilme şekilleri...
Tüm partiler de aşağı yukarı böyle oluyor.
Tekrar ediyorum! R.T.ERDOĞAN=B.KANTARCI Demokrasi bunların dilinde bile değil
İlahi sayın Uzaldı, madem sayın Kantarcı ile sayın Gülşen arasında demokrasi açıdından fark yoktu, o zaman bize neden demokrasinin Çaycuma da işlemediğinden, kendisinin her kararında anket yapıp halkın görüşlerini alacağından bahsetti? Gerçi sizin cevabınızı duyar gibiyim: Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde böyle olur, seçmene oy için bir sürü vaad verilir, koltuğa yerleştikten sonra bu vaatler sıfırlanır! O açıdan haklısınız, Gülşen ile Kantarcı arasında fark yokmuş, biz resmen kandırılmışız! Ama ben bu sizin ortaya koyduğunuz öğrenmiş çaresizliği kabul etmiyorum, isyan ediyorum, ben bu anlayışa oy vermedim, ben Türkiye’nin bu zihniyetle yönetilmesine göz yummuyorum tepki mi gazetelerde bile gösteremiyorum zira iki gazeteci danışmanı nerede aksi ses çıksa trolleri ile bu sesi boğuyor, bunlar yetmemiş şimdide listeye yazdıklarına trollük yapacaklarının tahattütünü imzalattırıyor ve siz bana bunu normal olarak sunuyorsunuz!!! Sayın Topçu nun dediği gibi: siz şaka mısınız? :((
Çare kabullenmemek, böyle gelmiş böyle gider, bu akp de de böyleydi, chp dede böyle anlayışını bırakmak, tepki vererek bıraktırmak, imzalayana da imzalatana da yapılanı kabul etmediğimizi eleştirerek oy vermeyerek göstermek! Çünkü yapılan yanlış! Bize fikri hür vicdani hür meclis üyeleri şart! Biri istedi diye parmak kaldırıp indiren değil!
Nasıl engelleyeceksiniz bu durumu